İstanbul Kongre Merkezi?nde gerçekleştirilen ve bugün sona erecek olan ?İstanbul Eğitim Günleri?nde özel okullar, stantlarıyla yerini aldılar. Veli ve öğrenciler hem özel okul stantlarından hem de konferans, seminer ve atölyelerden merak ettikleri, ilgi duydukları birbirinden farklı konuları uzman konuşmacılardan dinleme imkanını buldular. Konferansta konuşan etkinliğin ana sponsoru Mektebim?in Yönetim Kurulu Başkanı ve CEO?su Fuat Sancak, üretime dayalı bir eğitim sistemine geçiş yapılması gerektiği belirtirken, esas sanayinin eğitim kurumları olduğunu söyledi.
??Üretime dayalı bir eğitim sistemine geçiş yapılması gerekiyor??
En büyük sanayinin eğitim kurumları olduğunu ifade eden Fuat Sancak, ??İlk 500 sanayi şirketi içerisinde eğitim kurumları olmaz ama esas sanayinin, eğitim kurumları olduğunu düşünüyorum. Çünkü eğitim kurumları, makineyi üreten kişiyi üretiyor, olaya böyle bakmak lazım. Bu manada da üretime odaklı eğitim sisteminin verilmesi çok önemli. Cumhurbaşkanımızın 2023 sonunda 500 milyar dolar ihracat hedefi var. Şu anda 160-170 milyar dolarlara gelmiş durumda, sonuç itibariyle bu rakam 3?de 1 oranında. Bu ivmenin hızlanması gerekiyor. Bunun için eğitim tarafının da ekonomiye daha doğrusu üretime dayalı bir eğitim sistemine geçiş yapılması gerekiyor. 2023 vizyonu aslında buna çok uygun. Orta ve uzun vadeli kalkınma planlarına ciddi anlamda ihtiyacımız var. Bu çerçevede eğitim modelleri geliştirebilirsek kalkınma hamlemize çok ciddi faydamız olur. Kalkınmanın da eğitim kurumlarından başladığını düşünüyorum?? şeklinde konuştu.
??Özel okullar, yeni eğitim modelleri üzerinde çalışabilirler ve çok hızlı hareket edebilirler??
Özel okullarda AR-GE merkezlerinin kullanımına dikkat çeken Sancak, ??Türkiye?de AR-GE merkezi olan tek eğitim kurumuyuz. Uzun geçmişe sahip olmamamıza rağmen AR-GE merkezimizi geçen sene kurduk. Şu anda TÜBİTAK?da 5 tane projemiz var, 2 tanesi kabul edilmiş durumda. Özel okullar esnek yapıya sahiptirler. Yeni eğitim modelleri üzerinde çalışabilirler ve çok hızlı hareket edebilirler. İyi ve doğru eğitim modelini buldukları zamanda bu modeli, devlet okullarında kullanıp onlara da belli bir katma değer kazandırmış oluruz diye düşünüyorum?? diye konuştu.
??STEM eğitim projesiyle dünyaya eğitim ihracatı yapmış olacağız??
UNESCO ile birlikte Türkiye?de hayata geçirecekleri STEM eğitim müfredatına değinen Sancak, ??Ülkemize ait ve ülkemize has şekilde UNESCO ile STEM eğitim müfredatı geliştireceğiz. 195 ülkenin bütün eğitim birikimi UNESCO?da toplanmış durumda. Bundan faydalanmak çok önemli. UNESCO sonuç itibarıyla dünyanın çatı kuruluşu. UNESCO ile yaptığımız birliktelik bize çok katkı sağlayacak. Bu sadece UNESCO?nun bize tanıdığı bir artı ya da imtiyaz değil. 50 ülkede bu eğitimi yapmayı planlıyorlar. Bu ülkelerin başında Türkiye geliyor. Güzel olan tarafı şu: Sadece bizim kurumumuza ait bir proje olmayacak, hem ülkemize hem de coğrafyamıza ait olacak. Beklentiler şu şekilde: Coğrafyanın bütününe hizmet edebilecek STEM eğitim modeli üretmek. Bizim coğrafyamız çok kırılgan ve çok karmaşık bir coğrafya. Aslında savaş oyunlarının oynandığı ve göçmenlerin çok olduğu bir coğrafya. Şu anda da ülkemizde 4 milyona yakın göçmen var. Onların eğitime ve üretime katılması, STEM gibi projelerle mümkün olabilecek. Önümüzdeki dönemlerde coğrafyamızda bulunan diğer ülkeler, böyle bir proje geliştirmek istedikleri zaman UNESCO bizleri referans gösterecek, onlar da bizimle beraber çalışacaklar. Bu şekilde de dünyaya eğitim ihracatı yapmış olacağız. Bu anlamda da bu proje çok önemli?? açıklamalarında bulundu.