?Bazen öyle anlar olur ki, aniden tatlı bir şeyler yeme ihtiyacı duyarsınız ve tatlı yemeden rahat edemezsiniz. Bu durumu genelde tatlı krizleri olarak da algılayabiliriz? diyen Dr.Fevzi Özgönül, bu tatlı krizlerinden kurtulmak için neler yapmamız gerektiği konusunda açıklamalarda bulundu.
Dr.Fevzi Özgönül işte bu noktada tatlı krizini kökten çözecek bir tarif vererek tatlı isteğinin 5-6 günde azalacağını söylüyor.
Dr.Fevzi Özgönül?e göre; ?Bedenimiz enerji olarak kandaki şekeri kullanır. Kan şekeri, sadece basit karbonhidrat diye tabir ettiğimiz unlu yiyecekler, ekmek, şekerler, çikolata, meyve gibi tatlı veya unlu yiyecekleri yediğimizde oluşmaz. Hemen hemen tüm yiyeceklerin içinde mevcuttur. Yeri geldiğinde yiyeceklerin içerisindeki yağları bile sindirim sistemimiz şekere dönüştürebilir.?
Tokluk kan şekeri yani yemek yedikten sonra ölçülen kan şekerinde de yükselme olabileceğini dile getiren Dr.Fevzi Özgönül, ?Kan şekerinin yükselmesi için mutlaka yukarıda saydığımız basit karbonhidratları almak zorunda değiliz. Hatta aç kaldığımızda bedenimizdeki bir kısım yağları bile enerjiye dönüştürebilir. Fakat bu dönüşüm en kaliteli olandan başladığı için kısa açlık dönemlerinde önce yüzümüz ve gitmesini hiç istemediğimiz cilt altı yağlarından başlar. Bu nedenle aç kalarak yaptığımız diyetlerde önce yüzümüz çöker sonra cildimizde sarkma olur fakat bir türlü gitmesini istediğimiz göbek, kalça ve basen yağlarından kurtulamazsınız? diye konuştu.
Basit karbonhidratları yiyecek olarak seçtiğimizde sindirim sistemimizin yavaş yavaş diğer yiyecekleri sindirmeyi azaltır ve sindirim sistemimizin tembelleşmeye başladığını dile getiren Dr.Fevzi Özgönül, ?Bir gün ekmeksiz doymamayı, midemiz dolu olduğu halde tatlı isteğini sindirim sistemimiz tembelleştiği için hissederiz. Bu durumdan kurtulmak için öncelikle basit karbonhidratları azaltmak ve sindirim sistemini güçlendirmek gerekir. Sindirim sisteminin tembelleşmesinin bir nedeni de bağırsak içinde yerleşmiş olan sindirime yardımcı bakterilerin ( probiyotik ) zamanla tatlı ve hamur işinden beslenen zararlı bakterilere dönüşmesi de etkendir? diye konuştu.
Zeytin yaprağı ile tatlı isteğinizi kökten yok edin
Dr.Fevzi Özgönül, size tatlı isteğini kökten çözecek bir yardımcı önerdi; ?Zeytin yaprağı, çay olarak da tüketilebilir fakat bizim önerimiz, çay olarak satın aldığınız kurutulmuş zeytin yaprağını öğüterek toz haline getirmeniz. Zeytin yaprağının bir çok yararının yanında bakteri ve mantarlara karşı da öldürücü etkisinin olduğudur. Bu etkisi ile bağırsaktaki zararlı bakterileri yok ederek, ev yoğurdu, peynir, turşu, sirke gibi gıdalarda bulunan doğal probiyotiklerin bağırsağa yerleşmesine olanak sağlar. Bu karışımı yazın saat 18-19 , kışın da 16-17 gibi, ikindi kahvaltısında tüketmeye önem gösteriniz.
Yapılışı: Kurutulmuş zeytin yaprağını toz haline gelinceye kadar öğütün veya hazır olanını alın.
1 kase yoğurt, 1 avuç içi kadar çiğ badem ceviz ya da fındık içi (dilerseniz bir tanesi yada hepsi toplam 1 avuç içi kadar) (rendeleyerek de kullanabilirsiniz) 1 çubuk tarçın, ½ çay kaşığı öğütülmüş zeytin yaprağı. Tümünü karıştırıp afiyet ile yiyin. Akşam yemeğinde sadece acıkınca geç saatte çorba içmeye gayet edin...
Bunu 5-6 gün sürdürün. Uyguladıktan sonra açlık hissinde azalma ve tatlıya karşı bir isteksizlik hissetmeye başlayacaksınız. 21 gün uygulayıp 1 hafta ara verebilirsiniz.?