Başbakan Yardımcısı Fikri Işık Kocaeli?nin Başiskele ilçesinde bulunan bir otelde gerçekleştirilen Kocaeli Sanayi Odası 8. dönem 2. meclis toplantısına katıldı. Toplantıda Başbakan Yardımcısı Fikri Işık?ın yanı sıra Kocaeli Valisi Hüseyin Aksoy, Kocaeli Sanayi Odası Başkanı Ayhan Zeytinoğlu, Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı İbrahim Karaosmanoğlu ve çok sayıda sanayici iş adamı katıldı.
"Dünyanın bu konuyu derhal ele alıp İsrail?e gereken cezayı vermesi lazım?
Programda konuşan Başbakan Yardımcısı Fikri Işık, ?Son günlerde Kudüs nedeniyle ile Filistin?de yaşanan sistematik katliamı telin ediyorum. İsrail adeta ateşe barut ile yaklaşıyor ve bölgeyi kan gölüne çevirmek için dünyada inatçı politikalarını şiddetlendirerek, arttırarak devam ettiriyor. Bu özelikle ABD?nin büyükelçiliğini Kudüs?e taşıma kararı ile bölgede yeni ve önlenmesi çok mümkün olmayan büyük problemlerinin başladığını göstergesi. Biz bölge sükunet bulsun, biraz huzur görsün diye gece gündüz mücadele ederken, maalesef birileri bölge daha çok karışsın, bölge daha da kan ve gözyaşına boğulsun diye sistematik olarak provokasyonları sürdürüyorlar. Özellikle Nakba Günü?nde 70?in üzerinde Filistinli kardeşimizin şehit edilmesi İsrail?in sistematik katliamıdır. Bunu kınıyoruz, telin ediyoruz. Dünyanın bunu İsrail?in yanına bırakmaması gerektiğini, konuyu derhal her seviyede ele alıp İsrail?e gereken cezayı dünyanın el birliği ile vermesi gerektiğini özellikle ifade ediyoruz. Bunun için hem ABD?nin gayrimeşru saydığımızı büyükelçiliğini Kudüs?e taşıma kararını, hem de o sebeple oluşan olaylardaki tutumundan dolayı ABD ve İsrail?in tutumunu kınıyoruz. Bu kabul edilemez? dedi.
?Merkez Bankası?nın iş yapan insanlarını zora düşeceği bir atmosfere müsaade etmemesini arzu ediyoruz?
?Bizim kendi cari açığımızdan kaynaklanan bir riskin olduğunu kabul etmek durumundayız? diyen Işık, ?Merkez Bankası bu konuda proaktif davranmalı. Bugün aslında açıklamayı yaptılar. Gereken her türlü tedbir kararlılıkla alınacaktır. Bizim de Merkez Bankası?nda beklediğimiz bu. Özellikle Merkez Bankası?nın iş yapan insanlarını zora düşeceği bir atmosfere müsaade etmemesini arzu ediyoruz. Üretime, ihracata dayanan bir ekonomi Türkiye için olmazsa olmaz. Bizim tüketime dayalı bir ekonomiyi finanse etmemiz mümkün değil. Çünkü tasarruf açığı olan bir ülkeyiz biz. Biz ürettiğimizden çok tüketiyoruz. Biz ürettiğimizin bir kısmını maalesef tasarruf edemiyoruz. Dolayısı ile tüketimi dış kaynakla finanse etmeye çalışıyoruz. Bunun önüne geçmenin tek yolu Türkiye üretimi arttırmak, katma değeri yüksek ürünlerle dünya ticaretinden daha fazla pay almaktır? ifadelerini kullandı.