2981 sayılı yasanın uygulanması için ilk etapta 13 Mahalleyi toplamda ise 250 bin nüfusu ilgilendiren bu önemli plan değişikliği mecliste yapılan oylama neticesinde reddedildi. İslah İmar Planlarının reddedilmesinden sonra kürsüye çıkarak konu hakkında görüşlerini açıklayan Belediye Başkanı Şükrü Genç, sözlerine, çok önemli bir konu olmasına rağmen mecliste azalma olmasından duyduğu üzüntüyü dile getirerek başladı. Şükrü Genç planın bir takım ilgili maddelerle ilçesine iade edilmesine cevaben özellikle dikkate alınması gereken ve keşke alınsaydı diyeceğim bir şey var dedi.
150. maddeden 158. maddeye kadar ki konularda imar planlarıyla, imar dosyalarıyla ilgili söz alan Başkan Genç,
"Sarıyer 2981,2960,3863,3194,6306,7149 sayılı yasalarla uyulması gereken mevzuatı çok olan bir bölge dolayısıyla herşeyin dikkatlice incelenmesi gereken ve yaklaşık 200-250 bin insanın gecekondularda yaşadığı bir bölge ve bu bölgenin 60 yıl öncesine varan bir yaşam alanı olması ve 40 yıldır bekleyen tapu ve mülkiyet sorunlarının bugüne kadar çözülememiş olmasından dolayısıyla 100 binlerce insanın merakla çözüm beklediğini bilerek ve olaya şehircilik açısından bakıldığında geçmiş dönem bakanlarımızdan birinin İstanbul bir deprem kuşağında, bu deprem kuşağında bulunması nedeniyle özellikle tekniğine ve zeminine uygun olmayan bir takım alanların mutlaka önlem alınması gerekliliği konusunda uyarıları göz önünde bulundurarak bölgede acilen ve elzem bir şekilde çözüm gerektiğini ve bu konularda uzun yıllardır bir çalışma yapıldığını bilmenizi istiyorum.
2981 sayılı yasa 1984 yılında çıkarılmış bir yasa ve anlamı şu; imar ve gece kondu mevzuatına aykırı yapılarda uygulanacak bazı işlemler ve 6785 sayılı imar kanununun bir maddesinin değiştirilmesi hakkında kanun. İstanbul?un en eski gecekondu bölgeleri burası ve İstanbul?un en değerli bölgeleri. Şuan da dünyaca her türlü kurumun, kuruluşun özellikle dikkatini çektiği ve olması gerektiği şekilde de sahiplenmeye çalışıldığı bölge rant değeri yüksek bir bölge. 80 yıl öncesinde kuş uçmaz kervan geçmez bir yerse, bugün bir rant oluştuysa bu rantın değerlendirilmesi bugüne kadar beklemesine rağmen mutlaka ve mutlaka içinde yaşayan yurttaşın yani o topraklar üzerinde yıllardır yaşayan insanların bu ranttan payını alması gerekliliğini unutmamak lazım bu işin sosyolojik boyutu, gelelim teknik ve yasal boyutlara 2003 yılında bölgemizin imzalanmış imar planları var sıkıntı buradan başlıyor bugüne kadar bu sorunun çözülememesinin başında bu geliyor. Bu onaylanmış geri görünüm ve etkilenme bölgesi koruma amaçlı imar planı yürürlükte şuanda ancak 94-99 arası bir meclis üyeliğim oldu bu planlar meclise geldiğinde Refah partisinin ilk iktidar dönemiydi bu planların uygulanma imkanının olmayacağını çünkü alanda hazırlanırken yapılmış olan o hazırlığın yeterli olmadığını alan rolevelerinin yeterli ve mevcut hal ve hazırın doğru alınmadığı ve bunun mutlak bir şekilde uygulamada problem çıkartacağını ısrarla söyledik o dönemde meclisten geçmedi ama 2003 te onaylandı.
300 BİN NÜFUS VARKEN 130 BİN KİŞİYE GÖRE PLANLAR HAZIRLANDI
Bu plan maalesef ki onaylandığı dönemde 300 bin kişi civarında Sarıyer nüfusu varken 130 bin kişinin kalacağı şekilde planlanmış, sanki bir göç planı 2003 yılından beri uygulanamıyor, temel sorun olan ne mülkiyeti ne imarı çözebiliyor bütün problemler burada. Bizler birlikte büyükşehir bu konuyu ilgilendiren arkadaşlar ve Sarıyer?in bu konudaki ilgilenen arkadaşlar çalıştığında göreceksiniz.
ÜSKÜDAR VE BEYKOZ?DA BİR ŞEKİLDE UYGULANDI
Bunun üzerine 2016 da bu planların revize edilmesi konusunda özellikle 1/5000?liklerin revize edilmesi konusunda Büyükşehire müracaatı olmuş Sarıyer belediyesinin ama red edilmiş çünkü 1/5000 likler bugüne kadar yani 1/1000 lik revizyonu için müracat ettik 1/5000 1/1000 likler gerekçe gösterilerek bu revizyonlar yapılmadı ancak Üsküdar ve Beykoz da bir şekilde başladı. Bunu göz önünde bulundurulduğunda bu planların değiştirilmeden ki bugün ilçesine gönderilme gerekçesi olarak da onlardan biri konulmuş buraya yani 2003 te imzalanan hazırlanmış onaylanmış olan planların revizyonu yapılmış olsaydı belki bugün imar islah planı olarak yapılan tekliflerin belki de doğru değerlendirileceği doğru bir bakış açısıyla yapılacağı söz konusu olacaktı. 2981 sayılı kanun ve tapu tahsisiyle ilgilide 84 yılında çıkarılan 2981 sayılı imar yasası affına istinaden bu gecekondu mahallerinde yaşayan vatandaşlara tapu tahsis belgeleri devlet tarafından satılmak suretiyle verilmiş. Kişi başı yaklaşık iki bin liraya satılmış bugünkü parasal değerine bakıldığında iki yüz bin liraya denk geliyor.
VATANDAŞ DEVLETİNE GÜVENEREK TAPU TAHSİS BELGELERİNİ ALMIŞ
Vatandaş da devletine güvenerek başvurusunu yapmış ve belgelerini almış, Tapu tahsis belgesinin en tepesinde Türkiye Cumhuriyeti ibaresi yer alıyor. Devletin verdiği bu tapu tahsis belgeleri tapu müdürlüğü defterine de işlenmiş resmi bir belge. tapu tahsis belgelerinin en altında, ?Bu tapu tahsis belgesi imar islah planı yapıldıktan sonra verilecek tapuya teşkil eder? ibaresi var, bu notu tapu tahsis belgelerinin üzerine devlet yazmış ve vatandaşın bu noktadaki beklentisi o. devlet bu tapu tahsis belgesinin tapuya dönüşmesi için islah imar planının yapılmasını şart koşmuş oradaki mülkiyet probleminin Sarıyer de veya benzer yerlerde mülkiyet probleminin başka şekilde çözülme şansı maalesef yok. 2981 sayılı yasa nereden gündeme geldi, 6306 sayılı afet riskli alanlar meselesi boğazda bölgemizde 2 mahallede uygulanmak istendi o mahallerde yurttaşların karşı talepleriyle beraber 6306 sayılı yasanın Sarıyer de uygulanamayacağı, uygulanma gerekçesi olarak şartların olmadığı yani 6306 da olan maddelerin özellikle iki bölgeye uygun olmadığı dolayısıyla konunun çözülmesi istendi yani vatandaş lehine verilmiş yasal hakkın ortadan kalkma durumu söz konusu idi vatandaş bunu gördü ve müracaat etti. imar islah planın gündeme gelmesi iki parti tarafından kabul edildi ve görüşülmeye başlandı imar islah planları hazırlandı 2 mahallenin planları oy birliği ile geçti fakat sonrası ne hikmetse oy kullanan arkadaşlar olumlu oy vermekten vazgeçtiler ve oy çokluğuyla geçmeye başladı ve sonrasında da büyükşehire geldi.
BİR BÜROKRAT YETKİSİZ BİR ŞEKİLDE PLANLARIMIZI REDDETTİ
Burada enterasan bir durum var daha önce büyükşehire gelmiş planlar şuanda izlenen yasal yol ne hikmetse atlandı bir bürokrat tarafından bizim planlar geri gönderildi. Bir bürokrat bir ilçe meclisinin kararını geri gönderebilir mi? Gönderemez. Bunun üzerine biz tekrar mahkeme açtık mahkemenin verdiği karar doğrultusunda tekrar büyükşehir meclisine geldi ve bugün büyükşehir meclisinde bu görüşülmekte. Bu çok büyük bir zaman ve bugüne kadar beklenilmesinin sürecin bu kadar uzamasının ve son noktada da mecliste zaman kaybı vb. şeyleri göz önünde bulundurarak tekrar geri iade edilmesinin farklı bir şeyi söz konusu oldu. Hukuken engel bir durum olmadığı anlaşıldıktan sonra 13bölgede hazırlanan imar islah planı teklifleri bugün ki duruma geldi. Bu konunun iyi anlaşılmış olması ve iyi anlaşılması gerekiyor konunun iyi anlaşılması içinde iyi incelenmesi gerekiyor özellikle yasalardan doğan boşlukları yakalamak lazım buda kimin lehine, orada yaşayan halkın lehine. Boğazda imar islah planı yapmak hukuka aykırı şeklinde söylemlere inanışlar var bu değerlendirmeler doğru değildir. Detaya bakalım Anayasa mahkemesi kararı açısından değerlendirmek istiyorum, Anayasa mahkemesinin 2981 sayılı yasa uygulanamaz dediği alanlar sahil şeridi ve ön görünüm bölgesidir bu konunun iyi incelenmesi lazımdır burada bir atlama var. Sahil şeridi ve ön görünüm bölgesi 2960 sayılı yasaya istinaden konut amaçlı yapılaşmaya kapalıdır yapı yasaklı bölgedir. Kaldı ki Danıştay 6.dairesinin 1989 tarihli kararı bu konuya açıklık getirmiş ve anayasa mahkemesi kararları göz önünde bulundurulduğunda Boğaziçi alanının kıyı ve sahil şeridiyle ön görünüm bölgesinde bulunan mevzuata aykırı yapıların imar affından yararlandırılmasının mümkün bulunmadığı ancak etkilenme ve geri görünüm bölgelerde bulunan bu tür yapılar için böyle bir sınırlandırılma getirilmediği kuşkusuzdur. Bizim hukukçular bunu da atlamakta. Anayasa mahkemesinin boğaz alanından kastı kıyı ve sahil şeridi ön görünüm bölgesidir Danıştay da bunu teyit etmektedir. Dolayısıyla bizim hiçbir imar islah planı teklifimiz yapı yasağı bulunan sahil şeridi ve ön görünüm bölgesinde yer almadığından anayasa mahkemesi kararına aykırılık teşkil edecek bir durumu yoktur. İslah imar plan teklifleri yapı yasağı bulunmayan imara açık olan geri görünüm etkilenme bölgesi kapsamında yer alan mevcut gecekondu alanlarını içermektedir.
BOĞAZİÇİNDE 2891 GEÇERLİDİR
Keşke komisyon başkanları veya komisyonla bu konuyu görüşürken bizim bu konudaki uzman arkadaşlarımızdan da görüş alsalardı. Bizler yaptığımız incelemelerde sonuç olarak gördük ki dosya yeterince incelenmemiş bütün sıkıntı bundan kaynaklanıyor incelenmiş olsaydı benim burada konuşmama gerek kalmayacaktı. 2960 sayılı yasa açısından değerlendirme de arkadaşlar, 2981 sayılı yasa bütün Boğaziçi alanı kapsamında geçersiz olsaydı, 2981 sayılı yasanın uygulanacağına dair hükümler Boğaziçi alanı için düzenlenmiş olan kanunlar 2960 sayılı Boğaziçi kanununa işlenmezdi. Boğaziçi kanunu geçici 5. maddesi 3.fıkrası ile Boğaziçi alanında 2805 sayılı kanuna göre islah imar planlarının yapılmasına izin verilmiştir. Geçici 8.maddesine bu kanununun yürürlüğe girdiği tarihte Boğaziçi alanlarına mevcut olan ve geçici 6.maddeye göre değerlendirme sonun da 16.03.1983 tarihle 2805 sayılını kanuna göre muhafazası veya ıslah edilerek muhafazası mümkün olan imar mevzuatlarına aykırı yapıların gecekonduları ve hisseli arsa ve araziler üzerinde ki imar mevzuatına aykırı yapıların muhafazalarına veya ıslah edilerek muhafazalarına karar verilmiş ve ayrıca Boğaziçi kanunundaki 16.03.1983 tarihle 2805 sayılı kanunla ilgili hükümler yerine meskül 2091 2981 sayılı kanun hükümlerin uygulanacağı belirtilmiştir. Sonuç olarak Boğaziçi kanunu 2981 sayılı konunu tanımaktadır."
GÜVENLİK GÖREVLİLERİ VATANDAŞA MÜDAHALE ETTİ
Öte yandan red kararının dışarıda gergin bir şekilde bekleyen Sarıyer?lilere ulaşmasından sonra ?Tapu hakkımız engellenemez? diye slogan atan vatandaşlara sert bir şekilde müdahale etmek isteyen Güvenlik görevlileri ile vatandaşlar arasında kısa süreli bir arbede yaşandı.
SİYASİLERDEN DESTEK YOKTU!
İslah İmar planlarının görüşülmesi sırasında dikkat çekici bir durumda İl Genel Meclisinde görevli Encümen üyelerinin dışında hiçbir meclis üyesinin ve siyasinin Sarıyer?lilerin yanında olmaması dikkat çekti.
MÜCADELEMİZE YILMADAN DEVAM EDECEĞİZ BİZİ SAHİPSİZ BIRAKMAYIN!
Mahalleler Birliği yetkilileri verilen iade kararından sonra mücadelenin bitmediğini hukukçuları vasıtasıyla daha önce olduğu gibi konuyu yine yargıya taşıyacaklarını ve iade edilen sudan sebeplerden dolayı davayı kazanacaklarına inandıklarını belirterek buradan bir kez daha sesleniyoruz bu sadece buradaki insanların değil 250 bin kişiyi ilgilendiren bir konu bize sahipsiz olmadığımızı gösterin biz birlikte güçlüyüz dedi.