Gastronomi ve Mutfak Sanatları Bölümü?nün son dönemlerde yoğun ilgi gördüğünü belirten Girne Amerikan Üniversitesi Gastronomi ve Mutfak Sanatları Bölüm Başkanı Mustafa Şan, bu bölüm ile birlikte turizm ve otelcilik alanlarında uluslararası camiada çalışabilecek ve dil bilen öğrenciler yetiştirdiklerini ifade etti. Her ülkenin kendine has yemek kültürü olduğunu belirten Şan, Türk mutfağının da dünyada tanınırlığını arttırmak için bu işin eğitiminin üniversitelerde alınması gerektiğini kaydetti. Şan, üniversite adaylarının meslek seçimlerini yaparken gastronomiyi de değerlendirmelerini önerdi.
?Yemek kültürümüzü sunmalıyız?
Yemek kültürünün dünyaya tanıtma noktasında gastronominin çok önemli bir noktada durduğunu kaydeden Mustafa Şan, ?Seyahat eden insanların yüzde kaçının gastronomi konusunda seyahat yaptığını belirlemek için bir araştırma yaptım. Uluslararası istatistik raporlarına göre; seyahat edenlerin yüzde 25?i bu amaçla seyahat ediyorlar. İnsanlar seyahat ettikleri yerlerin yemek kültürünü öğrenmek istiyorlar. Her ülkenin kendine has yemek kültürü vardır. Bizimde dünya mutfağında daha çok tanınmamız için yemek kültürümüzü sunmamız lazım. Bunu da öğrencilerimizi yetiştirerek yapabiliriz. Mutfağımız 9 bin yıllık bir geçmişe sahip. Tarihi derinliklere baktığımız zaman mutfağımızın çok kaliteli olduğunu görüyoruz. Mutfak sanatlarıyla birlikte farklı kültürlerden aldığımız yemekleri, esasına uygun olarak dünya kültüründen örnekler ilave ederek yeni bir tabak oluşturuyoruz. Tüm bunları üniversitelerde yapıyoruz? şeklinde konuştu.
?Öğrenciler okulda işin prensiplerini öğreniyor?
Bu bölümde öğrencilerin nasıl bir eğitim sürecinden geçtiğini de aktaran Mustafa Şan, ?Gastronomi ve mutfak sanatları uluslararası bir olaydır. Dolayısıyla üniversitemizde bu bölümün dili de İngilizce?dir. Öğrencilerimize hem yerli hem de uluslararası mutfağı öğretmeye çalışıyoruz. Biz eğitmenler olarak öğrencilerimize bu işin prensiplerini veriyoruz. Öncelikle öğrenciye ne yapacağımızı söyleyerek işe başlıyoruz. Sıcak ve soğuk mutfaklarımızda öğrencilerimiz, çalışmalarını yapma fırsatı buluyor. İlk olarak teori şeklinde verdiğimiz eğitime sonrasında pratik olarak devam ediyoruz. Zaten üniversitemizin sisteminde öğrencinin iki kez staj yapması gerekiyor. Bu staj esnasında öğrenci okulda gördüğü uygulamaları pratik yapma şansına sahip oluyor. Okulda yapmış olduğumuz uygulamada ise öğrencilere malzeme listesini veriyoruz. Eğer listedeki malzemelerin içinde ellerinde mevcut olmayan varsa; öğrencilerimize onun benzerini uygulamalarını söylüyoruz. Mutfak ekonomisi çok önemlidir. Burada öğrencilerimize bunu da öğretiyoruz. Mutfakta hiçbir şey atılmaz. Mutfak sanatlarındaki birinci püf nokta da budur aslında? diye konuştu.