Tarih: 21.02.2020 15:13

3 başarılı isim “3 Kitap 3 İnsan” projesinde buluştu

Facebook Twitter Linked-in

Büyükçekmece Belediyesi, Büyükçekmece Rotary Kulübü, Ispartakule Rotary Kulübü, Medicana ve Durin Ajans işbirliğiyle hayata geçirilen “3 Kitap 3 İnsan” isimli projenin ilk konukları Büyükçekmece Belediye Başkanı Dr. Hasan Akgün, Tarihçi-Yazar Sinan Meydan ve Sanatçı-Yazar Suat Suna oldu.
Büyükçekmece Belediye Başkanı Dr. Hasan Akgün, kendisine okumayı sevdiren ilk kişinin Florya Şenlikköy Ortaokulu’ndaki Türkçe öğretmeni Şadiye Yılmazgil olduğunu belirterek şöyle konuştu: “Kitap okumayı, sınıfta kitap okuyarak, okuduğu çeşitli kitapları yorumlayarak bize okumanın ne demek olduğunu öğretti. Kitabın en iyi arkadaş olduğunu anlatarak kitapları sevdirdi. İlk okuduğum kitap Halide Edip Adıvar’ın Sinekli Bakkal romanıydı. Yeşilköy 50. Yıl Lisesi’ndeki edebiyat öğretmenim rahmetli Bedia hocam muhteşem bir edebiyatçıydı. Bana ilk tavsiye ettiği kitap Stendhal’ın Kırmızı ve Siyah romanıydı. Zorlanmıştım ama hocam önermişse bir bildiği vardır diye o kitabı dikkatle okumuştum. Gustave Flaubert, Stendhal ve Balzac severek okuduğum yazarlardı. Hocalarımız sayesinde bizler o dönemi yaşadık. Bugün maalesef liseden mezun olan çocuklarımıza sorun önemli bir bölümü bizim ortaokulda öğrenmiş olduğumuz yazarları ve onların tek bir eserlerini söyleyemezler. Çünkü bunu test ettim. Yaşar Kemal’in, Sait Faik Abasıyanık’ın, Kemal Tahir’in veya bizim o değerli yazarlarımızın eserlerinden bir tanesinin ismini bile söyleyemeyenler var. Bana göre bu saatten sonra Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin öncelikli meselesi eğitim meselesidir. Bunun için de eğitim sisteminin insanları okumaya, araştırmaya, ilme ve bilime yönlendirmesi gerekir.”

“Çocuklarımıza okumayı nasıl sevdireceğimiz konusunda bir formül bulmamız lazım”
Büyükçekmece Rotary Kulübü Dönem Başkanı Erkan Akyollu ve Eğitimci - İleri Öğrenme Uzmanı Abdulkadir Özbek’in moderatörlüğünü üstlendiği “3 Kitap 3 İnsan” etkinliğinin ilk konuşmacısı Suat Suna, Türkiye’deki okuma alışkanlığını kendi çocukluğuyla mukayese edince bu alışkanlığın hızlı bir şekilde kaybedildiğine dikkat çekti. Suna konuşmasında, “Bu çok üzücü bir durum. Eğitim konusunda maalesef ileriye değil geriye gidiyoruz. Gençlere ve çocuklara okuma nasıl aşılanmalı? Bana okuma zevkini rahmetli annem aşıladı. Kendini bu anlamda geliştirmek isteyenler için güzel bir formül var. Dünya edebiyatının temelini oluşturan ülkeler var. Fransız edebiyatı, Rus edebiyatı, İngiliz edebiyatı gibi. Bu ekollerden seçilmiş en bilinen 10’ar yazarın, en bilinen 2’şer kitabıyla okumaya başlamak. İlk okuduğum kitaplar arasında Alexandre Dumas’ın Monte Cristo Kontu ve Demir Maskeli Adam vardı. Çocukken en sevdiğim yazarlardan biriydi Alexandre Dumas. Mesela Don Kişot bir çocuğun ilgisini çekebilecek bir kitaptır. Annem bunları seçmesini çok iyi biliyordu. Daha sonra bana Sinekli Bakkal’ı okumamı da söyledi. Çocuklarımıza okumayı nasıl sevdireceğimiz konusunda bir formül bulmamız lazım. Örneğin Dostoyevski okuyacaksam Suç ve Ceza’yı, Budala’yı okumam lazım. Victor Hugo’yu okuyacaksam mutlaka Sefilleri okumam lazım. Mesela Kafka’nın Dönüşüm romanını okuduğumda çok etkilenmiştim. Edebiyat çevresinden en çok sevilen, kabul gören yazarların başında Dostoyevski gelir. Bu yüzden mutlaka okunmalıdır. Jean Valiean’ın maceraları var mesela” ifadelerini kullandı.

“Dünya okuyan toplumların üzerinde dönüyor”
Tarihçi - Yazar Sinan Meydan ise araştırmalarında dünyayı değiştiren liderler ve fikir insanlarının çok okuyan insanların arasından çıktığını gördüğünü söyledi. Meydan konuşmasının devamında, “Dünya okuyan toplumların üzerinde dönüyor. Bu Sümerlerden beri böyledir. Dünyanın kaderini belirleyenler okuyan liderler ve okuyan insanlardır. Mesela Fatih Sultan Mehmet, çok iyi bir okurdu. Fatih’in kütüphanesindeki kitaplara baktığınız zaman Latince kitaplardan tutun, Yunanca eserlere kadar Batı dillerinde yazılmış, Fars dilinde yazılmış çok sayıda eser görürsünüz. Bu kitapları orijinal dillerinden okumuştur. Fatih, çağ açtı ve bir çağı kapattı. Sadece Türkiye’nin değil dünya tarihini de dönüştürdü. Atatürk’ün de büyük bir okuma tutkusu olduğunu biliyoruz. 20 yıldır Atatürk üzerinde çalışıyorum. Atatürk üzerinde çalışan tarihçileri Atatürk’ün okuma tutkusu derinden etkilemiştir. Atatürk’ü Atatürk yapan doğuştan gelen dehasıdır. Ancak dehasını nasıl keskinleştirdiğinin cevabı ise kitap okumasıdır. Çanakkale Savaşı sırasında cepheden yazdığı mektuplar elimizde. Cepheden yazdığı mektupların içerisinde kitap istediği mektupların sayısı az değildir. Arkadaşlarından, dostlarından ve yakınlarından kitap istiyor. Büyük Taarruz öncesinde o kadar rahattır ki Çalıkuşu’nu okuyor. Yazmanın sırrı da okumaktan geçiyor. İyi yazar olmak isteyenlerin mutlaka çok iyi bir okur olması gerekir” dedi.



Orjinal Habere Git
— HABER SONU —
... ...