Tarih: 21.11.2022 17:34

1. Sarıyer Ekonomi Kongresi yapıldı

Facebook Twitter Linked-in

Ekonomideki yeni gelişmeler, finansal okuryazarlık, yatırımcı psikolojisi gibi önemli konuların masaya yatırıldığı kongrede, sermaye piyasalarının yeteri kadar gelişmediğinin altı çizildi.

Sarıyer Belediyesi ve Borsa Uzmanları Derneği tarafından bu yıl ilki düzenlenen 1. Sarıyer Ekonomi Kongresi’nde; ekonominin dünü ve bugünü, dünya ve Türkiye ekonomisi, belediyeler için finansal çözümler, sermaye piyasalarının gelişimi, sermaye piyasalarında değişim ve bağımsız yatırım danışmanlığı, yatırımcı ilişkileri ve finansal iletişim, girişimcilik ve finansal okuryazarlık başlıkları ele alındı. İki gün süren etkinliğe; Sarıyer Belediye Başkanı Şükrü Genç, CHP Genel Başkan Yardımcısı Lale Karabıyık, İYİ Parti Grup Başkanvekili Erhan Usta, CHP İstanbul Milletvekili Gökan Zeybek, DEVA Partisi Kurucular Kurulu Üyesi Ömer Rıfat Gencal,  Demokrat Parti İstanbul İl Başkanı Ekrem Eray Arda, CHP Sarıyer İlçe Başkanı Sevim Yalınkılıç’ın yanı sıra iş, siyaset ve ekonomi dünyasından çok sayıda isim katıldı. Kongrenin açılış konuşmasını yapan Başkan Şükrü Genç, Türkiye'deki geçim sıkıntısının inanılmaz boyutlara geldiğini belirterek, çıkış yolları bulmak için acil çözüm önerilerine ihtiyaç olduğunu belirtti.

MAĞDUR YATIRIMCILARI PİYASAYA KAZANDIRMAK MÜMKÜN

Kongrede açılış konuşmacılarından Borsa Uzmanları Derneği Başkanı Ali Aydemir, sermaye piyasalarının yeteri kadar gelişemediğini söyleyerek şöyle konuştu; “3 milyon civarında bir yatırımcı var. Sermaye Piyasası Kanunu’nda ciddi anlamda düzenlemeye gidilmesi gerektiğini düşünüyoruz. Sistemin yönetilmesi için bağımsız yatırım danışmanlığı dediğimiz bir sistemin oluşması gerekiyor. Baktığımız zaman sermaye piyasaları oluşmayan ülkelerin çok geride kaldığını, gelişmiş ülkelere baktığımız zaman ise finansal okuryazarlık derslerinin verildiğini görüyoruz.”

GÜVEN ORTAMI SAĞLANIRSA REFAH DA YÜKSELİR

DEVA Partisi Kurucular Kurulu Üyesi Ömer Rıfat Gencal, “Türkiye’nin şu anki mevcut durumunda şeffaf, hesap verebilir, liyakate dayalı kurumsal çerçeveyi ortaya koyabilirsek eğer, ki altılı masanın en büyük amaçlarından biri budur. Yani ortak aklı ortaya koyabilir, parlamenter sisteme ilişkin sorunları ortadan kaldırarak yeniden güven ortamı oluşmasını sağlayabilirsek Türkiye’de hiçbir şeye muhtaç olmadan refahın çok hızlı şekilde yükseldiğini hep birlikte göreceğiz” diye konuştu. 

İKİZ AÇIK SIKINTISI VAR

Bir ülkede makroekonomik istikrar yoksa o ülkede sermaye piyasalarının sağlıklı bir şekilde gelişemeyeceğini belirten İYİ Parti Grup Başkanvekili Erhan Usta ise şunları kaydetti, “Mesela bir ikiz açık sıkıntımız var. Türkiye ekonomisinin çok daha kötü olduğu ifade edilen yıllarda dahi hem bütçe hem cari açığı aynı anda yaşamadı. Dolayısıyla bizim gibi böyle rezerv parası olmayan gelişmekte olan bir ülkenin bir ikiz açığı kaldırma ihtimali yok.”

FİNANSAL OKURYAZARLIĞI SAĞLAMAK SİYASİ BİR TERCİHTİR

CHP Genel Başkan Yardımcısı Lale Karabıyık şu şekilde konuştu; “Finansal okuryazarlık olursa bu sadece borsa, sermaye piyasası, finans piyasası için değil, vatandaş da iktidardakilerin yaptıklarını ya da bir bütçeyi en basit haliyle okuyabilir, oradaki neden sonuç ilişkilerini kurabilir ya da başarısını ölçen kriterleri çok rahat kendi görebilir, algı yönetimi de o zaman ortadan kalkar. Türkiye’nin kaynakları yeterlidir. Doğru politikalarla çok kısa süre içerisinde, planlamayla bütün sorunların çözüldüğünü hep birlikte göreceğiz”

DÜNYA EKONOMİSİ NEREYE GİDİYOR?

Kongrenin ilk gününün birinci oturumunda “Dünya ve Türkiye Ekonomisi Nereye Gidiyor?” başlığı ele alındı. Moderatörlüğünü Dalfin Kurucusu Mustafa Aşkın’ın yaptığı programda Prof. Dr. Sinan Alçın, Prof. Ege Yazgan, Prof. Dr. Şevket Sayılgan ve Prof. Dr. Zeynep Öktem, Türkiye ekonomisinin gelişim sürecini, dünya ve Türkiye ekonomisinde yaşananları ve beklentileri konuştu. Dr. Sibel K.Bayraktar’ın moderatörlüğünü ikinci oturumda; Sarıyer Belediye Başkan Vekili Hüseyin Coşkun, Prof. Dr. Ali Hepşen ve Prof. Dr. Ali Akdemir, Mustafa Taşkın ve Ömer Rıfat Gencal “Belediyeler İçin Finansal Çözümler”i konuştu. Konferansın ilk günü ekonomi yazarı Reyhan Baysan’ın moderatörlüğünde; Ekonomi Yazarı İbrahim Kahveci, Finansal Yatırımcılar Derneği Başkanı, Ekonomist, Yatırımcı Ali Bahçuvan, Aktio Danışmanlık Kurucu Ortağı İlkay Arıkan, Dr. Sibel K.Bayraktar ve BUD Başkanı Ali Aydemir gibi alanında uzman isimlerin “Sermaye Piyasalarının Gelişimini” başlığını masaya yatırmasının ardından son buldu.

SPK’DA DENETİM YOK!

Kongrenin ikinci gününde ilk oturumun konusu Sermaye Piyasalarında Değişim ve Bağımsız Yatırım Danışmanlığı oldu. Rahim Ak’ın moderatörlüğünde gerçekleşen oturuma Dalfin Danışmanlık’tan Mustafa Aşkın, Tafralı Kurumsal Kurucu Mehmet Tafralı, BUD Başkanı Ali Aydemir ve Ecofoli Kitle Fonlama Platformu A.Ş. Genel Müdürü Arif Ünver konuşmacı olarak katıldı. “SPK’larda denetim olmadığını ifade eden Dalfin Danışmanlık’tan Mustafa Aşkın, “Bu kurumlarda insan kaynağının değişmesi yeniden yapılandırılması lazım. Piyasayı bilen insan yok. Bağımsız yatırım danışmanlığı, suçlar, iç yönetmelikler eksik olan araçlar var Türkiye’de. Amerika’ya, Londra’ya gittiğinizde zaman tünelinden geçmiş gibi oluyorsunuz” dedi.

HALKA AÇILMADAN KURUMSAL OLAMAZSINIZ

Tafralı Kurumsal Kurucu Mehmet Tafralı ise “Biz yatırımla ilgili bir şey önerirken alt yapısını hazırlıyoruz. Ama sosyal medyada bu yok. Belli bir kesimin söylediği bilgiler yayılıyor.  Biz belgeli, tescilli bir derneğiz. Bağımsız yatırım danışmanlığının kuralı finansal okuryazarlıktır. Halka açık olmayan firmaların bir kısmında halka açık olma zorunluluğu olmalı. Çoğu aile şirketi ve kayıt dışı. Halka açılmadan tam kurumsal olamazsınız” dedi.

HUKUKSAL YATIRIM OLMADIĞI İÇİN GÜVEN YOK

“1983 yılından beri sermaye piyasalarıyla ilgileniyorum” diyen Ali Aydemir konuşmasını şöyle sürdürdü; “Bir kurumunun düzenli olarak yaşaması için belli alt yapıların oluşması lazım. Örneğin; eğitim, hukuksal yapı. Hukuksal yatırım oturmadığı için güven yok. Bazı insanlar da kendilerine iş edinmek adına sosyal medyada ortaya çıkıyorlar ve insanları yönlendiriyorlar. Bir süre sonra geniş bir ağ toplanıyor etrafta. 

SİYASAL FİNANSMAN ELE ALINMALI

“Sokakta yürüyen insanların ekonomik kalkınmada pay alabilmesinin kaynağı sermaye piyasasının tabana yayılmasıdır” diyen Arif Ünver konuşmasına şöyle devam etti; “Memleketin arzu ettiği  fonlar para piyasaları üzerinden değil sermaye piyasaları üzerinden olmalı. Siyasette bunları konuşabileceğiniz kimse yok. Anlatsak da karşınızdakilerin anladığı kadar oluyor. Türkiye de 8 trilyon TL mevduat var. Fonlama bankacılık üzerinden yapılıyor. Mevduat tarafından ağırlık bireylerde. Türkiye’nin önündeki engel fonlama modeli bankacılık lobisidir. Siyasal finansmanın ele alınması lazım.”

YATIRIM RİSKLİ BİR ORTAM

Moderatörlüğünü Ekonomi Yazarı Perihan Tantuğ’un yaptığı ikinci oturumda ise Yatırımcı İlişkileri ve Finansal İletişim başlığını, Prof. Dr. Erdinç Altay, Dalfin Kurucusu Bahadır Dalkılıç, Ahlatçı Yatırım Genel Müdür Yardımcısı Sitare Beşe ve Yatırımcı Çetin Ganioğlu ele aldı. Yatırımcı psikolojisini slayt ile anlatan konuşmacı Prof. Dr. Erdinç Altay; “Yatırım geçmiş değil gelecekle beklentilerle alakalıdır. Yatırım riskli bir ortam. Para günümüzde hayatta kalmanın göstergesidir diyerek yatırımcı psikolojisiyle ilgili önemli bilgiler verdi.

TÜRKİYE’DE LİYAKAT VE İSTİFA SİSTEMİ YOK

Yatırımcı psikolojini yönetmesi için kilit taşı var mıdır sorusuna eğitim cevabını veren Bahadır Dalkılıç ise şöyle konuştu; “Yatırımcılıkta güvendiğimiz insanların peşinden gitme durumu var. Finansal okur-yazarlık diyoruz ama temel eğitime dayandığını unutmamız gerekiyor. Eğitim ailede başlıyor. Yatırımcı kararını verirken yatırım fonlarına bakmalı ama Türkiye’de bu çok iyi değil. Türkiye’de iki sistem çalışmıyor. Bunlar; liyakat ve istifa.”

SERMAYE PİYASALARI GELİŞİRSE TÜRKİYE EKONOMİSİ DE GELİŞİR

Piyasayı geliştirmek için neler yapmalıyız sorusunu yanıtlayan Ahlatçı Yatırım Genel Müdür Yardımcısı Sitare Beşe; “Yatırım kitlesinde ciddi bir değişim var. Belki çağın getirdiği hızlandırmadır. Yatırımcı burada olayın merkezi. Yatırımcı korunmalı ve büyümeli ki sermaye piyasaları büyüsün. Yatırımcı eğitme misyonumuz var. O yüzden bilgili personel yetişmesi çok önemli. Sermaye Piyasaları gelişirse Türkiye ekonomisi de gelişir. Bunlar olursa Türkiye çağdaş, adil bir ülke olabilir” diye konuştu.

DENEYİMLİ İNSANLAR YÖNETMELİ

Piyasadaki yatırımcı kitlesi hakkında konuşan profesyonel yatırımcı Çetin Ganioğlu; “Türk insanı sermaye yönetimine güvenmiyor. Bunun sağlanması için hukuk reformu olması lazım. Siyasiler daha çok para kazansın diye Borsa ortaya çıkıyor. Yandaşların şirketleri yükseliyor. Çünkü fiyatlar yükselince kamu bankasından kaynak alınıyor. Kimse temettü vermiyor. SPK’yı, İMKB’yi deneyimli insanlar yönetmeli. Bunları düzeltmeden yatırımcı sayısını artıramayız. Kurumsallaşmalıyız” dedi.

PSİKOLOJİMİZİ OLUMLANDIRMAMIZ LAZIM

Girişimcilik ve Finansal Okuryazarlık adlı son oturumun moderatörlüğünü ise Ekonomi Yazarı Murat Tufan yaptı. Konuşmacı olarak ise Prof. Dr. Ali Akdemir, Finans Akademi Kurucusu Sadi Aslangiray, Finansal Danışman Yunus Kaya, İNFO Yatırım Araştırma Müdürü Yunus Şahin ve Alnus Yatırım Araştırma Direktörü Volkan Dükkancık yer aldı. Yunus Şahin; “Bu işin başı ev bütçesinden geçer diyen” İNFO Yatırım Araştırma Müdürü Yunus Şahin “Finansal okur-yazarlık daha ilkokullarda öğretilmesi gereken gelir- gider dengesidir” şeklinde konuştu.  Alnus Yatırım Araştırma Direktörü Volkan Dükkancık ise  “Bütçemizi dengeledikten sonra ne kadarını yatırıma ayırmamız gerektiğini belirlememiz gerekiyor. Ne kadar teknik bilgiye sahip olalım kendi psikolojimizle olumlandıramazsak bu bilgiler bir noktada tıkanır” dedi. Finansal Danışman Yunus Kaya,  “Her sene kriz oluyor. Bu krizden güçlenerek çıkmamız lazım ve yatırımcıyı eğitmemiz lazım” derken, Finans Akademi Kurucusu Sadi Aslangiray ise sürekli değişen bir mevzuat konusu olduğunun altını çizdi.




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —
... ...