Tarih: 13.01.2022 09:45
100 kadından 98’i HPV virüsü ile karşı karşıya
Her yıl dünyada 300 binden fazla kadının hayatını kaybetmesine sebep olan rahim ağzı kanserini ortaya çıkaran HPV virüsü ile ilgili Prof. Dr. Rehat Faikoğlu, HPV’nin sadece kansere sebep olmadığını fakat her 100 kadından 98’inin bu virüs ile hayatının bir döneminde karşılaştığını aktardı. Faikoğlu ayrıca virüsün erkeklerde akciğer ve boğaz kanserine sebep olmasından dolayı aşının her iki cinse de uygulanması gerektiğini vurguladı.
Aşıyla önlenebilen bir kanser türü olan rahim ağzı kanseri dolayısıyla son rakamlara göre Türkiye’de her yıl yaklaşık 1500 kadın bu hastalıktan hayatını kaybediyor. Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) verilerine göre dünya genelinde kayıpların sayısıysa 300 binin üzerinde. Bu kapsamda kansere karşı geliştirilen ve 15 yıldır uygulanan HPV aşısının ise son zamanlarda devlet tarafından ücretsiz olarak aşı takvimine alınması gerektiği gündem başlıkları arasında yer alıyor.
“Virüsün her çeşidi kanser yapmıyor”
HPV virüsünün yüzden fazla çeşidi olduğunu söyleyen Beykent Üniversitesi Tıp Fakültesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Rehat Faikoğlu konuyla alakalı bilgilendirmelerde bulunarak, virüsün her çeşidinin kanser yapmadığını vurguladı. Prof. Dr. Rehat Faikoğlu HPV virüsünün bir DNA virüsü olduğunu ve hücre yapısında değişikliklere sebep olduğunu aktararak, “Bu virüsün yüzden fazla çeşidi vardır. Belirli numaralarla adlandırılmıştır. Mesela 6 ile 11 numaralı olan vücutta özellikle genital bölgede siğiller yapmaktadır. 16 ile 18 numaralar rahim ağzı kanseri yapıyor. Yani bu virüsün özelliği sadece rahim ağzı kanseri yapmak değildir. Akciğer, yutak, larink kanserlerinin de sebebinin bu virüs olduğu tespit edilmiştir. Ayrıca yapılan çalışmalar, 16 ve 18 numaralı HPV virüsünün haricinde de 30, 33, 35, 52 gibi numaralı çeşitlerinin de rahim ağzı kanseri yaptığı gösterilmiştir” dedi.
“Ancak 15-20 yıl sonra karşımıza kanser olarak çıkıyor”
Virüsün basit yöntemlerle tespit edildiğini fakat kanser olarak karışımıza çıkmasının 15-20 yıl süreceğini de söyleyen Rehat Faikoğlu, “Rahim ağzı kanseri teşhis edilebilir bir kanserdir. Mesela bir meme kanseri ise tedavi edilebilir bir kanserdir. Virüs dolayısıyla hücrede değişiklikler olur. Fakat rahim ağzında oluşmaya başlamış olan değişiklikler, ancak 15-20 yıl sonra karşımıza kanser olarak çıkıyor. Bu nedenle yapılacak olan rahim ağzı sürüntülerinden pap smear dediğimiz sürüntülerden biz erken dönemde rahim ağzı kanserini teşhis ediyoruz. Çok basit bir yöntemle tespit edilen bu virüsün erken teşhisi için en azından
Pap Smear dediğimiz rahim ağzı sürüntüsünün tetkikini 6 ayda bir ya da en azından sene de bir yaptırmakta yarar var” şeklinde konuştu.
Erkeklerde akciğer ve boğaz kanseri sebebi
Virüsün sadece kadınlarda değil erkeklerde de kansere sebep olduğu bilgisini veren Faikoğlu, “Cinsel yolla bulaşan bu virüsün sadece kadınlarda değil erkeklerde de akciğer ve boğaz kanserine sebep olduğu yapılan araştırmalar sonucu tespit edilmiştir. Bu yüzden aşının sadece kadınlara değil erkeklere de yapılması gerekmektedir” dedi.
“100 kadından 98’i bu virüs ile tanışıyor bu yüzden aşı muhakkak şart”
“Her 100 kadından 98’i hayatlarının bir bölümünde muhakkak HPV virüsü ile tanışmaktadır. İşte bu yüzden aşının önemi çok büyüktür” diyerek sözlerine devam eden Faikoğlu son olarak, “Gelişmiş ülkelerde olduğu gibi bu aşının muhakkak suretle devlet tarafından aşı takvimine alınması gerekmekte ve 12 yaşından sonra her iki cinse de yapılmalıdır. Ayrıca aşı yapılsa bile kontrollerin ihmal edilmemesi gerekiyor” diyerek sözlerini sonlandırdı.
Orjinal Habere Git
— HABER SONU —
...