“Akupunkturla diş gıcırdatmayı unutun”

Dr. Öğr. Üyesi Serhat Koran, “Bruksizm yani diş gıcırdatma tedavi edilmediğinde çene ekleminde ve dişte rahatsızlıklar, baş ağrısı, migren atakları, kabızlık, mide şikayetlerine neden olabilir. Akupunktur tedavisi, hem bruksizm tablosuna neden olabilecek psikolojik sorunu temelden çözer hem de bruksizmin yol açtığı şikayetlerin gerilemesini sağlar” dedi.
Medipol Mega Üniversite Hastanesi Fitoterapi ve Akupunktur Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Serhat Koran, toplumda her 5 kişiden birini etkileyen bruksizmin yani diş sıkmanın akupunkturla tedavi edilebileceğini açıkladı. Dr. Koran, bruksizmin uykuda veya uyanıkken meydana gelen diş sıkma ya da diş gıcırdatma olarak tanımlanan bir alışkanlık olduğunu belirterek “Kesin nedeni tam olarak bilinmemekle birlikte temelinde psikolojik rahatsızlıkların olduğu gösterilmiş olup titiz, hassas ve sinirli kişilerde bruksizm daha sık görülür. Bruksizm tedavi edilmediğinde çene ekleminde rahatsızlıklar, baş ağrısı, migren atakları, kabızlık, mide şikayetleri, dişlerde aşınma ve hassasiyet gibi problemlere neden olabilir” dedi.
“Bütün olarak sorunu çözüyor”
Akupunktur ile bruksizmin altında yatan nedenlerinde tedavi edilebildiğine dikkat çeken Dr. Koran, “Modern tıpta bruksizm tedavisinde psikiyatrik ilaçlar ve çene sıkmanın diş ve diş etine zarar vermesini engelleyen gece aparatları kullanılır. Bruksizm de kullanılabilecek bir diğer tedavi yöntemi de akupunkturdur. Akupunktur tedavisi, geleneksel ve tamamlayıcı tedavi yöntemi olup hastanın fiziksel ve psikolojik durumunu bir bütün olarak ele alır. Bir başka ifade ile hem bruksizm tablosuna neden olabilecek psikolojik sorunu temelden çözer hem de bruksizm tablosunun yol açabileceği baş ağrısı, uykusuzluk, mide ve bağırsak problemleri gibi eşlik eden diğer şikayetlerin gerilemesini sağlar” diye konuştu.
“Herkes için en uygun tedavi yöntemi”
Dr. Koran, bruksizm tedavisinde akupunkturun kişiye göre düzenlendiğini ifade ederek, şu bilgileri verdi: “Akupunktur tedavisi hastanın yaşına ve bruksizm tablosunun nedenine bağlı olarak değişmekle beraber ortalama 8 seans sürer. Akupunkturda kullanılan iğneler saç teli kalınlığında olup uzman bir akupunktur hekimi tarafından uygulandığında ağrılı bir tedavi şekli değildir. Diğer yandan iğne fobisi olanlar ya da çocuklar için lazer akupunktur, denenebilecek bir diğer akupunktur şeklidir. Lazer akupunkturda iğne kullanılmaz, özel lazer akupunktur cihazları kullanılır. Lazer ışığı ile vücuttaki akupunktur noktaları uyarılır. Akupunktur tedavisinde vücuda herhangi bir kimyasal verilmediği için gebeler, yaşlılar, karaciğer ve böbrek gibi organ yetmezliği olan kişilerde de uygulanabilir.”