İstanbul’da balık tezgahlarında hamsi boylarına denetim

İstanbul’da İl Tarım ve Orman Müdürlüğü ekipleri denizlerde hamsi neslinin tehlikeye düşmesini önlemek için Kadıköy’de balık tezgahlarında ölçü denetimi yaptı.

Denizlerde balık neslinin sürdürülebilirliği açısından mevzuatta belirlenen ölçülerde balık avı yapılması gerekiyor. Özellikle Karadeniz’de bol çıkan hamsinin 9 santimetre altında avlanması, balık neslinin devamlılığını tehlikeye düşürüyor. İstanbul Tarım ve Orman Müdürlüğü Su Ürünleri Kontrol ekipleri de yaptıkları denetimlerle balık boylarını kontrol etti. Ekipler Kadıköy’de ilçesinde bulunan Balık Satış Yeri’nde balık boyu ve balıkçılarda hijyen denetimlerinde bulundu.
Her balık türünün avlanma boyu var

Kadıköy’de denetimlere katılan İstanbul İl Tarım ve Orman Müdürü Ahmet Karaca, “1380 sayılı su ürünleri kanunu çerçevesinde Sahil Güvenlik Komutanlığı Müdürlüğü’müz ekipleri, deniz polisi, İBB zabıta ile beraber denizde karaya çıkış noktalarında ve halde denetimlerimiz yapıyoruz. Ayrıca içinde bulunduğumuz perakende satış noktalarında yapıyoruz. Burada boy denetimini yapıyoruz Denizde zaman boy ve yer yasaklarına, Halde ve kara çıkış noktalarında da boy denetimlerine bakıyoruz. Boy denetimi demek, bir balığın, asgari avlanma boyu var. Mesela hamsi balığında 9 cm istavrit, mezgit barbun mavi yengeç de ise 13 cm, sardalya ve tekirde ise 11 santim, lüferde 18 santim palamut da 25 santim olması gerekiyor. Bunlar bilimsel olarak hocaların oturup belirledikleri ve her bir balığın üremesi için geleceği büyüklük demektir. Yani bizden sonraki nesiller de balık yesinler diye bu çalışmaları sergiliyoruz” diye konuştu.


İstanbul’da 18 bin 687 denetim gerçekleştirdik
Ahmet Karaca konuşmasının devamında, “Denetimler çerçevesinde 1380 sayılı kanun yenilendi biliyorsunuz. 01.01.2020 itibarıyla yaklaşık olarak 73 adet ruhsatsız ve kaçak tekneye el koyarak mülkiyetin kamuya geçirdik. Bunun yanı sıra biz yaklaşık olarak 18.687 denetimi yaptık. 1 milyon 300 bin liraya yakın para cezası uyguladık. Yaklaşık 150 ton balık ve su ürünlerine de el koyduk. Canlı olanları denize iade ettik, diğerlerini hayır kurumlarına gönderdik. Yine burada cezalar caydırıcı hale geldi ve bu sayede yaklaşık olarak 20-30 yıldır denizlerde görmediğimiz uskumru, kalamar, Marmara’ya geldi. Marmara’da görmediğimiz balık türü daha önceden vardı ama gitmişti yavaş yavaş onlar da gelmeye başladı. Sadece burada boy denetimlerine bakmıyoruz, dikkat ederseniz 5996 sayılı veteriner hizmetleri bitki ve bitki sağlığı gıda ve yem kanunu çerçevesinde hijyen denetimlerini de yapıyoruz. İş yerinin deposuna bakıyoruz, bıçakları düzgün mü neler yapıyorlar bu konu üzerinde de incelemelerimizi sürdürüyoruz” diye konuştu.