Özel İbni Sina Hastanesi Diyetisyeni Sena Sarıkan, Ramazan Bayramında beslenmeye dikkat edilmesi gerektiğini söyledi. Bir ay boyunca dinlenen vücudu, bayramda yorulmaması gerektiğini belirten Sarıkan, "Bayram sabahı tüm ailenin birlikte olduğu mutlu ve zengin kahvaltı öğünü ile başlayan hamur işleri, börekler, şerbetli tatlılar ile devam eden yeme ataklarının önüne geçmemiz gerekmektedir. Çünkü bir aylık dinlenme döneminden sonra midemizin bu atakları kaldırmaya gücü yetmeyebilir" dedi.
Diyetisyen Sarıkan, "Bayram sabahı kahvaltısı bizim için ilk adım; yani yeni düzene ilk geçiş öğünü. Bunun için de ilk gün hafif bir kahvaltı yapmalıyız. Taze yeşillikler ve taze meyveler yemeli, bol su tüketmeliyiz. Ramazan ayı sonrası normal beslenmeye geçişimiz 1 haftalık bir süreç olmalı. Çünkü az öğünle beslenmeye alışan vücuda, 5-6 öğünle karşılık vermek vücudumuzu sıkıntıya sokabilir. Bu nedenle öğün sayımızı yavaş yavaş arttırmamız gerekir" şeklinde konuştu.
"Bayram ikramları tadımlık olmalı"
Bayram kültüründe aileler ile büyük yemek masalarında buluşma, çayın kahvenin yanına sunulan tatlılarla, küçük çocuklara verilen şekerlemeler ile hatırlandığını kaydeden Diyetisyen Sarıkan, "Fakat 17 saat süren açlık serüveninden çıkıp bir anda büyük porsiyonlar, şeker içeren besinler ve yağlı yiyeceklerle midemizi karşılaştırmak kilo alımı, kan şekeri yüksekliği, mide krampları, mide bulantıları, bayılmalar ve kalp krizleri gibi sorunları tetiklemektedir. Bu nedenle de davetlerde ikram edilen yiyeceklerin ve tatlıların tadımlık olmasına özen göstererek ısrar edilmesinin önüne geçilmesi gerekmektedir. Hem gün içerisinde, hem de akşam ara öğünlerinde tatlı kesinlikle tüketilmemeli. Tüketilecekse de sütlü tatlılar tercih edilmeli" ifadelerini kullandı.
"Beslenme düzenimize 2-2.5 litre su tüketimini adım adım kazandırmalıyız"
Diyetisyen Sena Sarıkan, "Ramazan ayı boyunca sıvı tüketmekte oldukça zorlandığımız için, beslenme düzenimize 2-2.5 litre su tüketimini adım adım kazandırmalıyız. Yani birden bire 2,5 litre tüketmek yerine, kademeli olarak 1,5 litre ile başlayıp 2,5 litreye birkaç günde ulaşılmak gerekir. Gazlı içeceklerin yerine süt, ayran, maden suyu, kahve, çay gibi alternatiflerin kullanılması mideyi rahatlatacaktır" dedi.
"Bayram mutlu olmaktır"
Öğle ve akşam yemeklerinde tüketilmesi gereken yiyeceklerin pişirme yöntemlerine dikkat çeken Diyetisyen Sarıkan, "Kızartma ve kavurma değil de haşlama, ızgara, fırın gibi sağlıklı pişirme yöntemleri kullanılmalı. Karbonhidrat tüketiminde aşırıya kaçılmamalı. Tam tahıllı ekmek, bulgur pilavı gibi glisemik indeksi düşük kan şekerini hızla yükseltmeyen besinler tercih edilmelidir. Hareketsiz kaldığımız ve metabolizmamızın yavaşladığı bu süreçte, bayram ziyaretleri ya da çeşitli aktiviteler ile hareketliliğimizi yeniden sağlamamız hem kalp, hem ruh sağlığı açısından önem taşımaktadır. Bayram mutlu olmaktır, mutlu olun mutlu kalın" şeklinde konuştu.